17 Ağustos 2010 Salı
Tek anti-virüs yetmiyorsa, hepsini kullanın!
Güvenlik için anti-virüs, anti-zararlı yazılım ve ateş duvarını bir arada kullanmak gerekiyor. Ama dahası da var, anti-virüs uygulamaları da tek başlarına bütün virüsleri tespit edemiyor. farklı araçlarla test etmek işi garantiye alıyor.
Buradada sorun şu ki aynı PC üzerinde birden farklı anti-virüs uygulaması bir arada çakışmadan çalışamıyor. Bunun çözümü ise Anti-virus Multi uygulaması.
Bu uygulama tek başına bir anti-virüs değil, farklı anti-virüslerin bir arada çakışmadan kullanılabilmesini sağlayan bir araç. Hepsi aynı anda aktif olmuyor ama bir dosyayı farklı araçlarla test edip emin olmanızı sağlıyor.
Star Wars'ı hiç böyle izlemediniz...
Bu açıklamayı yapan George Lucas pişmanlığını dile getirdi. Lucas'ın pişmanlığı bu filmlerin daha erken piyasaya çıkmamış olması. "Keşke filmlerin bu yıl çıkacağını söyleyebilseydim... Ama gelecek yıl çıkacak" dedi.
Lucas'ın anlattıklarına göre bu kutulu Blu-Ray set gelmiş geçmiş en yüksek ses ve görüntü kalitesine sahip Star Wars olacak ve oldukça kapsamlı ekstralar ve özellikler içerecek.
Konuşma yapan George Lucas'ın filmden silinmiş bir sahneyi anlatırken, sahneye birden Mark Hamill'in çıkıp düşüncelerini anlatması ise seyircileri daha da heyecanlandırdı.
Bunlar arasında Luke Skywalker'ın Jabba the Hut'ın sarayına girmeden önce ışın kılıcını monte etme sahnesi de dahil. Bu sahne orijinal filme hiç konulmamış ama ekstralar arasında artık izleyicilere sunuluyor.
9 Ağustos 2010 Pazartesi
burmeh yaza lida fx15 biber hapı ile formda girin
Artık sabahın köründe kalkıp kan ter içinde eve tekrar dönmenize gerek yok.
Bilimin gelişmesi ile beraber artık insanlık çok daha rahat bir şekilde
zayıflama imkanı bulabiliyor. Öyle ki artık insanlar sabah kalkıp sahilde koşmak
yerinde burmeh yaza lida
ile zayıflamayı tercih edebiliyor. Her ne kadar bazı toplumlar buna karşı
çıkıyor olsada aslına bakacak olursanız bu kadar da yadırganacak bir durum
değil. Çünkü zayıflama hapları belli başlı kişilerin kontrolünden geçtikten
sonra kullanmamız için piyasaya sürülüyor. İsterseniz bu konuya dair
burmeh yaza lida fx15 biber
hapı ile formda girin sitesinden bilgilendirici makaleler okuyabilirsiniz.
Yalnız şunu da söylemek istiyorum ki birçok insan bu zayıflama hapları
yüzünden hayatını kaybedebiliyor. Sizce bu
burmeh biber hapı ürününü
bilinçsizce kullanan kişilerin mi? Tamam sağlıksız olanlarda var ama büyük
kabahatin insanlarda olduğunu düşünüyorum ben. Öyle ki firmalar zaten emniyete
verdikleri ifade de bilinçsiz olarak kullandıkları için başlarına bu iş geliyor
diye açıklamalar yapıyorlar. Bu tür zayıflama hapları kişileri tok tutar, sizi
tok tuttuğu için yemek yememezlik yapmamalısınız, az ve makul bir miktarda
atırştırmanız da büyük fayda var.
20 Temmuz 2010 Salı
Donanım devinden cep sürprizi
Bir Intel konuşmacısı Bell'in çip devine beraberinde büyük bir tecrübe getirdiğini şu şekilde açıklıyor; "Bell'in bize katılmasından dolayı çok heycanlıyız ve buradaki pozisyonunda bizimle çalışmasını dört gözle bekliyoruz. Mike, Intel mimarisine sahip yeni akıllı telefon tasarımlarının piyasaya daha hızlı girebilmesi için çalışacak olan bir takımı yönetecek."
Intel'in Apple'a ya da Android'e ciddi bir rakip olabilmesi için biraz daha zaman geçmesi gerekebilir ancak Intel gibi bir firmanın bu piyasaya ciddi bir adım atacak olması, rakiplerini şimdiden tedirgin etmeye yetecektir.
Apple'a sert bir yanıt daha!
Lin, özellikle çok az şikayet aldıklarının üstünde duruyor. Bu açıklamalarla beraber, henüz basın toplantısının üzerinden iki gün geçmesine rağmen, toplantıda adı geçen diğer bir firma da konuyla ilgili çarpıcı yanıtlar vermiş oldu
19 Temmuz 2010 Pazartesi
CES 2010 raporu ortaya çıktı
CES 2010'da, 2.500'ü aşkın firma, 20.000'i aşkın ürünle sahne aldı. Gelişmelerden en çok dikkat çekenleri Panasonic'in dev Plasma TV'si, geliştiricilerin 4G yönündeki açıklamaları ve Toshiba'nın 3 boyut mucizesi oldu.
Akıllı yol arkadaşınız
Android tabanlı sistem sayesinde AC100'ün bekleme (standby) modundan çıkıp tam sistem açılması bir saniyeden az zaman alıyor ve aynı bir smartphone gibi her an kullanıma hazır özelliğiyle dikkat çekiyor. Toshiba AC100 şarj etme ihtiyacı olmadan 7 güne kadar kullanılabiliyor. Çok yoğun kullanıldığında, en az sekiz saat internet gezintisi ve video görüntüleme sunuyor.
Turuncu ve siyah renkli AC100, yüklenebilen uygulama ve widget'ler ile cihazı isteğe göre kullanma ve kişiselleştirme olanağı sunuyor. AC100, pek çok hazır yüklenmiş uygulama ile birlikte sunuluyor, Microsoft Office dosyalarını görüntülemek ve düzenlemek için Documents To Go, POP3 özellikli E-Posta istemcisi, IMAP ve Exchange desteği, mesajlaşma istemcisi, internette gezinti için Opera Mobile, videoları izlemek, müzik dinlemek ve fotoğrafları görüntülemek için Toshiba Media Player uygulaması bunlardan bazıları...
Ayrıca kullanıcılar, 5 adete kadar ev kullanımı masa üzeri ekranı tanımlayabiliyorlar ve SSID tarafından belirtilen lokasyona göre ekranlardaki masa üzerlerinin otomatik olarak değişmesi tanımlanabiliyor. Örneğin kullanıcı, işyerindeyken işiyle ilgili uygulamaları ve kullanımdaki dosyaları kısayol olarak tanımlayarak evinin ekranında masa üzeri olarak görüntüleyebiliyor, ya da kişisel veya eğlence amaçlı uygulamalarını kullandığı masa üzerini dilediği her yerde görüntüleyebiliyor.
Özellikleri
•NVIDIA Tegra 250 Mobil İşlemci (1GH,ARM)
•Android TM 2.1. RAM: 512 MB DDR2 (333 MHz) 32GB'a kadar SSD
•25.7cm (10.1'') TruBrite Ekran- LED arka ışıklandırmalı, 1,024 x 600 piksel
•Bluetooth 2.1 +EDR, WLAN (802.11 b/g/n), Mobile Broadband
•1 x USB 2.0, 1x Mini USB, Kart Okuyucu (SD, MMC), ses çıkışı/Mikrofon girişli çoklu soket, HDMI
•Entegre mikrofonlu 1.3 MPixel webkamera Lokasyon tabanlı değiştirilebilir masa üzeri özelliği Toshiba Home Menu, uygulamalar ve kısayollar ile kişiselleştirilebilir masaüstü
•Ölçüler: 262.1mm x 189.8mm x 14 / 21mm
•Ağırlık: 870 gr
18 Temmuz 2010 Pazar
En sinsi Windows zararlısı!
Endüstriyel casusluk için tasarlandığı sanılan bu karmaşık zararlı Realtek Semiconductor gibi gerçek şirketlerin imzasını taşıyan sürücülere sahip. Büyün güvenlik güncellemeleri yapılmış Windows 7'de bile etkin olan bu zararlıyı AutoRun'ı kapatarak durdurmak mümkün değil.
Özellikle Siemens WinCC SCADA kontrol sistemlerini hedeflediğine yönelik kanıtlar bulunan zararlı, sıradan kullanıcılara da zarar veriyor.
Akıllı cepler gerçekten gerekli mi?
Geçen sene Nisan ayıyla bu seneki Mayıs ayının karşılaştırılmış sonuçları, insanların telefonlarının konuşma ve mesaj çekme özelliklerinden başka özelliklerini daha çok kullandıklarını ortaya çıkardı.
Örneğin geçen sene kullanıcıların %66'sı telefonlarıyla fotoğraf çekerken bu sene o sayı %76'ya çıkmış durumda. %21'lik oran telefonundan internete girerken bu sene %33 telefon kullanıcısı internete mobil yöntemle giriyor. En yüksek oran artışı ise video kaydetmede; geçen sene telefonundan video kaydedenler %19'ken bu sene %34'lük bir orana fırlamış durumda.
17 Temmuz 2010 Cumartesi
USB'de devrim: Basit ama işe yarıyor!
En çok yapılan küçük hatalardan birine çözüm, Ultratek'ten geldi. Yön farklı olmaksızın takılabilen bir USB uç geliştiren Ultratek, ürüne Flipper adını verdi.
Normal bir USB bağlantısı yarıya kadar plastik doluyken, Flipper bu plastiği koymak yerine içeriye ince bir bağlantı koyuyor. İki tarafa da temas eden bu bağlantı sayesinde USB'yi hiç bakmadan tek harekette takmak mümkün oluyor.
StarCraft II'ye Çinli darbesi
Pek tabii bu kadar büyük bir oyunun sansasyonu da büyük oluyor. Tasarlanmaya başladığı günden beri sürekli didik didik edilen oyun, sonunda Çinliler tarafından egale edildi. Bir Çin sitesi yeni oyunla birlikte gelecek bütün karakterin bilgilerini açıklamayı başardı. Birçok oyuncu için "spoiler" olarak kabul edilen bu durum yine de siteye aşırı yüklenmeye engel olamadı.
Ayrıca oyuna eklenecek yeni ünitelerden de bir tutam bilgi içeren site sayesinde Blizzard'ın en istemediği şey, yani sızma gerçek olmuş gibi görünüyor...
Devamı için: http://www.chip.com.tr/konu/starcraft-ii-ye-cinli-darbesi_21286.html#ixzz0tx79H7tu
16 Temmuz 2010 Cuma
Bu Firefox eklentisine dikkat edin!
Mozilla Sniffer isimli eklenti Firefox eklentileri arasına 6 Haziran'da girmişti. Zararlı kod barındıran bu eklenti, kullanıcıların formlara girdikleri bilgileri uzaktaki bir başka bilgisayara yollayarak hesaplarını çalıyordu.
Mozilla bu eklentiyi kuran herkesin şifrelerini acilen değiştirmesi gerektiğini duyurdu. 1800 Kez indirilen eklentinin Experimental yani Mozilla tarafından değerlendirilmemiş kategorisinde yayınlandığını ve sadece otomatik zararlı taramasından geçtiğini hatırlatalım. Kodları denetlenmemiş, Experimental yani deneysel kategorisindeki eklentilere karşı dikkatli olun.
Devamı için: http://www.chip.com.tr/konu/bu-firefox-eklentisine-dikkat-edin_21291.html#ixzz0tqoC0wqS
Google'da çift hesap devrimi!
Şu an Google Apps hesabı ile Gmail, Google Docs, and Google Calendar hizmetlerine erişmek mümkün. Yakında Blogger, Picasa, Google AdWords, Google Reader da aynı hesap ile erişilebilir olacak.
Google Apps hesabı ile Google hesabını aynı anda kullanmak mümkün ancak sorun iki farklı Google Apps ya da standart Google hesabını aynı anda, aynı tarayıcı içerisinde açamamaktan kaynaklanıyor.
Google bu yeni araçla sorunu çözmeyi ve pek çok hesapla girişi mümkün kılmayı planlıyor. Daha fazlasının da olması mümkün ama Google şimdilik açıklama yapmamayı yeğliyor.
15 Temmuz 2010 Perşembe
Ayda 1 TL'ye herkese dokunmatik cep!
Vodafone'dan "herkese 3G+, herkese mobil internet"
Türkiye'nin ilk operatör markalı 3G'li telefonu Vodafone 840'ın tanıtımının Orhan Gencebay ile birlikte yapıldığı basın toplantısında konuşan Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkanı Serpil Timuray, "Vodafone Türkiye olarak, 3G+'ın lansmanının 1. yılını geride bırakırken, önümüzdeki dönem için yepyeni, vizyoner bir 3G programını devreye alıyoruz: mobil interneti Türkiye'de yaygınlaştırmak, dileyen herkese, her an, her yerden internetin faydalarını sunmak amacıyla, yepyeni bir dönem başlatıyoruz. 'Herkese mobil internet' misyonuyla çalışacağımız bu dönemde, 3G+ teknolojisine ülkemizde yaşayan herkesin ulaşabilmesi ve faydalanabilmesi için altyapı yatırımlarımıza devam etmeyi ve maddi erişilebilirliliği kolaylaştırmayı ve kusursuz bir kullanıcı deneyimi sunmayı hedefliyoruz," diye konuştu.
Microsoft ve Facebook birleşmesi...
Bolca rağbet gören mail programı Microsoft Outlook'a ekleyeceğiniz Outlook Social Connector eklentileri sayesinde, artık tek bir pencerede sosyal çevrenizden de haberdar olabileceğiz. Arkadaşlarımızın durumlarını, resimlerini, duvar yazılarını gerçek zamanlı bir şekilde Outlook kullanıcıları olarak görebileceğiz.
Şimdilik sadece tek yönlü bir sistem olarak tasarlanmış olan Facebook eklentisini kullanırken, "Beğen" seçeneğini seçemeyeceğiz ya da durumumuzu güncelleyemeyeceğiz. Nitekim bütün bu eksiklikler yavaş yavaş giderilecek.
1 Mayıs 2010 Cumartesi
Servo motor
Floresans
Bir molekülün ışık soğurma yeteneği onun yapısındaki atomik çekirdek etrafında elektronların yerleşimine bağlıdır. Böylece molekül tarafından bir foton soğurulduğunda bir elektron daha yüksek enerji seviyeli bir orbitale kaldırılır. Bir foton soğurmuş molekül uyarılmış durumdadır ve genellikle artık kararlı değildir. Uyarılmış molekülde daha yüksek enerjili orbitallere taşınan elektronlar genellikle kendi düşük enerjili orbitallerine geri dönerler. Uyarılmış molekülün eski durumuna dönmesiyle salınan ışık floresans olarak adlandırılır. Floresans ışıma daima soğurulan dalga boyundan daha uzun dalga boylu yani daha düşük enerjilidir. Bitkilerdeki floresans normal şartlar altında oluşmaz, sadece çok yüksek ışık şiddeti ve yüksek stres ile gerçekleşebilir.
Floresans adını bu olayın sıklıkla gözlemlendiği, kalsiyum floridden oluşan "florid" adlı mineralden alır.
Yıldırım ve Şimşek
25 Nisan 2010 Pazar
Vakantie Spanje
Sim Only
13 Nisan 2010 Salı
Lehimlemede uygulama alanları
Lehimleme Teknikleri ;
- Metallerin kaynak kabiliyeti kötüdür;
- Farklı metaller birleştirilmektedir;
- Yoğun kaynak ısısı, birleştirilen parçalara zarar verebilecektir;
- Bağlantının geometrisi kaynağa izin vermemektedir;
- Yüksek dayanım gerekli değildir.
Korozyon ve Korozyon Oluşum Süreci
Korozyon, metal veya metal alaşımlarının oksitlenme veya diğer kimyasal etkilerle aşınma durumu. Demirin paslanması, alüminyumun oksitlenmesi korozyona örnek olarak verilebilir. Türkçe'ye yabancı dillerden giren korozyon sözcüğü; yenme, kemirilme gibi anlamlarla alakalıdır. Aşınma, çürüme, paslanma, bozulma ve yenim gibi sözcüklerle karşılanabilir.
Yüzeyleri uygun şekilde korunmayan metal ve metal alaşımlarının bozunmaları önemli bir teknolojik sorundur.
Korozyon Oluşum Süreci
Metal ve alaşımların kararlı halleri olan bileşik haline dönme eğilimleri yüksektir. Bunun sonucu olarak metaller içinde bulundukları ortamın elemanları ile tepkimeye girerek, önce iyonik hale ve oradan da ortamdaki başka elementlerle birleşerek bileşik haline dönmeye çalışırlar; yani kimyasal değişime uğrarlar ve bozunurlar. Sonuçta metal veya alaşımın fiziksel, kimyasal, mekanik veya elektriksel özelliği istenmeyen değişikliklere (zarara) uğrar.
Korozyon, metalik malzemelerin içinde bulundukları ortamla reaksiyona girmeleri sonucu, dışardan enerji vermeye gerek olmadan, doğal olarak meydana gelen olaydır.
12 Nisan 2010 Pazartesi
Mekatronik üzerine eğitim veren kuruluşlar
Mekatronik Uygulama Alanları
Birden fazla mühendislik branşının ortak kullanımıyla birlikte gelişmesi, içinde yeraldığı mühendislik branşlarının da ilerlemesini sağlamaktadır. Mekatronik, aslında yeni bir kavram değildir. En son teknolojilerin, daha çok işleve sahip ve uygulaması kolay olan ürünlerin proseslerini dizayn etmek için, basit olarak makina mühendisliğine, kontrol teorisine, bilgisayar bilimine ve elektroniğe uygulanmasıdır.
Buradan da anlaşılacağı gibi teknoloji geliştikçe mekatronik ilerler, böylece teknoloji daha da gelişir. Yani arada sürekli bir çevrim vardır ve bu çevrim dışarıya açık olup, çeşitli mühendislik ve bilimlerle de etkileşim halindedir ve bunların gelişmesine katkıda bulunur.
Mekatroniğin kullanımıyla ilgili en güzel örneklerden biri bilgisayar sabit disk sürücüsüdür. Hızlı cevaplama, doğruluk ve sağlamlık gibi özelliklerle mekatroniğin kullanım amaçlarına uygun niteliklere sahiptir.
Bilgisayar sabit disk sürücüleri, mekatronik uygulamalarının ilk örneklerindendir. Bu makinalar, çok hızlı bilgi aktarımına ve hassas pozisyonlamaya sahip olup, değişken sistem etkilerine de dayanıklıdırlar.
Mekatronik
Mekanik ve elektronik bileşenlerden oluşan, verileri algılayıcıları (sensörler) yardımıyla çevre ortamdan algılayan, toplamış olduğu bu verileri kontrol donanımları (mikroişlemciler v.s.) ve hafızasındaki yazılımlar marifetiyle yorumlayan ve gerekli kararları alabilen, tahrik elemanları (aktüatörler) ile de gerekli tepkileri veren tüm makineler, cihazlar ve sistemler birer mekatronik sistemlerdir.
Algılayabilen, ölçebilen, karar verebilen ve bu karar yönünde hareket edebilen otomatik makineler (yani mekatronik sistemler) savunma sanayiinde, güvenlik sistemlerinde, makine sanayinde, endüstriyel otomasyon sistemlerinde, tıpta, tarımda, bankacılıkta, madencilikte ve birçok alanda kullanılmakta ve her geçen gün kullanım alanı artmaktadır.
Günümüzde yaygın olarak kullanılan gece görüş sistemleri, mayın tarama robotları, otomatik stoklama sistemleri, fotoğraf makinaları, videolar, çamaşır-bulaşık makinaları, bankamatikler gibi sistemler ve ürünler birer mekatronik sistemlerdir.
8 Nisan 2010 Perşembe
Evden Eve Nakliyat
Firma taşımacılık alanında 35 yıldır bu hizmetiri vermektedir. Amaçları sadece kaliteli bir taşımacılık ilkesi ile yolan çıkan Alkur Evden Eve Nakliyat firması güvenli ve huzurlu nakliyat prensipleri ile siz değerli müşterilerine hizmet vermektedir.
Su pireleri yine meydana çıkmaya başladı
Su piresine genel tabir bakacak olursak ;
Google'da 20,400 tane sayfaya içerik verilmiş.
Bunlardan kaliteli bir yazı buldum, discusfunclub üyesi sayın MRT61'e ait.
Merhaba, faydalı olduğunu düşündüğüm canlı yem üretimi konusundaki bilgilerimi Fatih Aksuoğlununda önerisiyle sizlerle paylaşmak istedim.
Öncelikle su pirelerinden bahsetmek isterim.Su pireleri doğal ortamlarında çok temiz ve akıntısız sularda yaşarlar,doğadaki su pirelerini akvaryum şartlarında üretmek biraz zordur, bu yüzden işe doğadan toplayacağmız su pireleriyle başlayamayız.Pireler için şiddetli ışık gereksizdir,gün ışığı alan bir yerde rahatlıkla ürerler.Sıcaklık 20-26 derece arasında olmalıdır,bu sıcaklığın altında üreyemiyorlar. Kısaca oda sıcaklığında üreyebilirler, soğuk kış günleri haricinde ısıtıcıya gerek yoktur. Pireleri üretmek için kullanılacak su kesinlikle klor ve benzeri maddeler içermemelidir. Akvaryumumuzdan çektiğimiz dip suyu bu amaçla kullanılabilir fakat bu su da metilen mavisi gibi kimyasallar içermemelidir çünkü pireler kimyasallara karşı çok hassaslar. Ayrıca, su pireleri parazitlere arakonakçılık etmediklerinden hastalık taşımazlar.
Pireleri üretmek için 50cm boyunda bir akvaryum, hava motoru ve hava taşı yeterli.Bunları sağlayamam diyorsanız büyük damacana pet şişesini keserek üretim amaçlı kullanabilirsiniz. Akvaryumdan çektiğiniz suyla doldurduğunuz akvaryuma hava taşını yerleştirip motora bağladıktan sonra havalandırmayı çok yüksek debili olmayacak şekilde ayarlarak havalandırmayı başlatıyoruz. Temin edilen su piresi kültürünü suya bırakıyoruz. Pireleri beslemek için ben kuru maya kullanmıştım, at gübresi ya da başka gübreleri tavsiye etmem. İki günde bir, silme 1 tatlı kaşığı kuru maya pirelerin beslenmesi için yeterli olacaktır, herhangi bir balık yemi de kullanabilirsiniz. İki gün sonra mayanın sudaki bulanıklığı geçmeye başladıkça maya ilave edebilirsiniz. Dikkat edilmesi gereken bir diğer husussa pirelerin suyunun değiştirilmesidir. 15-20 gün süreyle su değişimi yapılmalı, bunu yaparken hava motorunu kapatıp tortuların ve pirelerin pisliklerinin çökmesini bekleyip bir kepçe yardımıyla pirelerden bir kısmını toplayıp kendi sularıyla bir maşrapaya alınmalıdır. Üretim yaptığınız akvaryumu yıkayıp temizledikten sonra tekrar akvaryumunuzdan çektiğiniz suyla doldurun ve pireleri içine kendi sularıyla salıp yeni bir kültür oluşturun.Korkmanıza gerek yok pireler iki günde yüz katı çoğalabilme özelliğindeler.Bence üretimi diğer canlı yemlere göre kolay ve gayet besleyici olan su pireleri hakkında size birazcık da olsa yardımcı olabildiysem ne mutlu bana.
Birde izlesene.com da video paylaşmışlar ama bunlar sırf su piresi üretmek için ayrı tanklar hazırlayan insanlar.. Tanktaki hareketliliği görebiliyorsunuz değilmi arkadaşlar bunlar yüzlerce su piresi üretirken ben bir kaç taneden yakınıyorum..
Hazır discuslardan söz etmişken birde videolarını paylaşayım, bir akvaryum sever vatandaşımız yine izlesene.com da discuslarını yayınlamış.
Hep beraber izleyelim..
7 Nisan 2010 Çarşamba
Akümülatör
Akünün görevi marş motorunu, ateşleme sistemini, doğru akımla çalışan tüm devreleri, ışık ve alıcıları beslemektir. Benzinli motorlarda kullanılan 12 voltluk akü, birbirine seri olarak bağlanmış altı adet elemandan meydana gelmiştir. Genellikle her eleman içerisinde, yine birbirlerine seri olarak bağlanmış 4 adet pozitif, 5 adet negatif yüklü plakalardan meydana gelir. Bu plakalar, kurşun-antimuan alaşımı petek üzerine, aktif maddelerin sıvanarak fırınlanmasından oluşur. Pozitif plakalar aktif madde olarak, kurşundioksit içerir. Negatif plakalar aktif madde olarak, saf kurşun içerir. Bu tür plakalar arasına, kısa devreyi önlemek için plakaları izole eden ayırıcılar yerleştirilir. Ayırıcılar, plakalar arasındaki kimyasal tepkimeyi engellemeyecek şekilde çok küçük gözenekleri bulunan plastiklerden yapılır. Akünün içinde sülfirik asitle saf su karışımı olan elektrolit konulur. Karışımda %39 asit, %61 su vardır. Elemanlar arası seri köprülerle bağlanmıştır.
Çalışma prensipleri aynı olmakla beraber, günümüzde ise akümülatörler sadece araçlarda marş amaçlı olarak değil; elektrik enerjisinin depolanması ve gerektiğinde geri alınması / kullanılması amaçlı olarak da kullanılmaktadır. Özellikle sabit / durağan yerlerde kullanılmak üzere üretilen akümülatörlerin iç yapısı, starter / marş amaçlı olanlara göre büyük farklılık ihtiva eder. Kesintisiz ve/veya yedek enerji ihtiyaçları için bilinen en eski, kolay ve ekonomik yöntemdir. Sabit tesis akümülatörleri de kendi aralarında alt gruplara ayırmak mümkündür. Ayrıca likit bazda asit ihtiva edenler olduğu gibi, yeni jenerasyon vrla / agm ve gel teknolojisi ürünlerde asit sıvı bazda değildir. Bu sayede bakıma gereksinim duyulmadan kullanım ile cihaz içi vb. kapalı yerlerde kullanma imkânı gibi avantajları mevcuttur.
Gerilim transformatörleri
iki veya daha fazla elektrik devresini elektromanyetik indüksiyonla birbirine bağlayan bir elektrik aletidir. Bir elektrik devresinden diğer elektrik devresine enerjiyi elektromanyetik alan aracılığıyla nakleder. En basit halde, birbirine yakın konan iki sargıdan ibarettir. Eğer bu iki sargı ince demir levhaların üzerine sarılmışsa buna demir çekirdekli transformatör denir. Eğer demirsiz plastik tüp gibi bir çekirdeğe sarılmışsa buna hava çekirdekli transformatör denir. Sargılardan birine voltaj uygulanırsa, diğerinde de bir voltaj meydana gelir. Voltajın tatbik edilmesiyle ortaya çıkan akım, sargı etrafında bir manyetik alan doğurur. Bu alan, yakına konan diğer sargıda bir voltaj ortaya çıkarır. Ancak, manyetik alanın daima değişerek çıkış sargısındaki voltajı devam ettirmesi gerekir. Birinci bobine tatbik edilen voltaj sabit olursa, diğer bobinde herhangi bir voltaj meydana gelmez. Ancak doğru akım sürekli olarak kapatılır ve açılırsa manyetik alan değişerek bir çıkış meydana gelir. Otomobillerde bulunan radyo alıcısındaki vakum tüp bu prensiple çalışır.
Eğer her iki sargı tek bir demir çekirdeğe konur ve voltaj tatbik edilirse, demir çekirdek manyetize olur. Demir, uygun manyetik özelliklerinden dolayı tercih edilir. Bu suretle manyetik alan konsantra olmuş olur. Bu sebeple çok az bir enerji kaybedilmiş olur. Verim % 97-99,9 arasındadır. Eğer çıkış sargısı, giriş sargılarından daha fazla ise çıkış voltajı büyüyecektir. Akım şiddetiyse, bu oranın tersiyle değişir. Transformatörle voltajı yükseltmek mümkün olduğu gibi, düşürmek de mümkündür. Transformatörün gücü manyetik alanın değişimine bağlı olduğundan, bu alan demir çekirdeği ısıtır. Bu sebepten demir çekirdekli transformatörler, genellikle 60 hertz'lik, düşük frekanslarda kullanılır. Demir çekirdeğin tek döküm olarak değil, ince levhalar şeklinde yapılması fazla ısınmayı önlemek içindir. Bu sebepten dolayı, radyo frekanslarında çalışan transformatörler hava çekirdeklidir.
Genel olarak transformatörler bir elektrik devresinde voltaj veya akımı indirmek veya yükseltmek için kullanılır. Elektronikteyse esas olarak farklı devrelerdeki yükselticileri birleştirmek, doğru akım dalgalarını daha yüksek bir değerdeki alternatif akıma çevirmek ve sadece belirli frekansları iletmek için kullanılır. İzolasyon amacıyla ve bazan da kapasitörler ve dirençlerle beraber kullanılır. Elektrik akım iletiminde, esas olarak voltajı yükseltmek veya düşürmek için kullanılır. Ölçü aletlerinde özel transformatörler kullanılır.
Esas olarak tranfsormatörler, elektromanyetik indüksiyonla enerjiyi bir devreden diğer devreye geçirirler. Voltajı değiştirmek, özellikle elektrik enerjisinin, elde edildiği yerden uzaklara nakledilmesinde gerekli olur. Gerilimi, mesela 230.000 volt veya daha fazlaya yükselterek iletim sırasında gerekli olan kabloların ağırlığı oldukça azaltılır. Böylece, gerekli olan kuleler ve diğer alt yapılarda da ekonomi sağlanır.
Elektrik Akımı
Parçacıkların maddelerdeki akış ilkelerini kullanan aygıtlara elektronik aygıtlar denir.
Düz akım , yüklerin tek yönlü hareketini tanımlarken, dalgalı akım (alternatif akım, AC) düzenli olarak akış yönünün tersine çevirildiği akımı tanımlar. Ohm yasası elektrik akımı ile gerilimi bağlayan önemli bir bağıntıdır.
Elektrik Alanı
Paratonerin önemini anlatan basit yıldırım deneyi
Bir çiviyi kum ya da toprak gibi bir yere saplayın. Karanlık bir odaya bu malzemeleri koyun. Şişirilmiş bir balonu yün bir giysiye iyice ve hızlı bir biçimde sürtün. Kuma saplanmış çiviye değdirmeden hafifçe yaklaştırın.
Çivi ile balon arasındaki bu kıvılcım küçük bir yıldırımdır.
Topraklama Çeşitleri Nelerdir
Koruma Topraklaması , Endirekt Topraklama , Yıldırım Topraklaması ve İşletme Topraklaması olmak üzere topraklama çeşitlerini dört ana başlık altında inceleyeceğiz.
Koruma Topraklaması;
Yüksek gerilim tesislerinde insanları yüksek temas gerilimine karşı korumak için bir koruma topraklaması yapılır. Bunun için işletme akım devresine ait olmayan , fakat bir hata halinde gerilim altında kalabilen ve insanların temas edebilecekleri bütün cihazların ve tesis elemanlarının madeni kısımları , topraklama iletkeni üzerinden bir topraklayıcıya bağlanırlar.
Alçak gerilim tesislerinde temas gerilimine karşı koruma sağlamak için uygulanan çeşitli metotlar arasında koruma topraklaması da vardır:fakat bunun çok iyi bir metot olmadığı ve çeşitli sakıncalarının olduğu açıklanmıştır. Buna karşılık yüksek gerilim tesislerinde tehlikeli temas ve adım gerilimlerine karşı koruma sağlamak için yegana koruma metodu koruma topraklamasıdır. Koruma topraklaması tesisin boyutlandırılması bakımından ana kriter ’’ temas gerilimi’’ olduğundan Alman VDE yönetmeliklerine göre topraklama tesisleri o şekilde yapılmış olmalıdır ki,
Yıldız noktası yatılmış veya kompanzasyon bobini üzerinden topraklanmış şebekelerde temel gerilimi 65 V’un üstüne çıkmamalıdır.
Yıldız noktası sürekli veya geçici olarak küçük değerli bir direnç üzerinden topraklanan şebekelerde temas gerilimi şekilde verilen eğrideki değerlerin üzerine çıkmamalıdır.
Bu eğrinin her noktası için elektrik miktarının Q= 70mAs değerini aşmaması şartı yerine getirilmiştir. Zira , yapılan araştırmalara göre , ölümle sonuçlanan elektrik kazalarında bu elektrik miktarı tespit edilmediğinden , bu değer bir kriter olarak geçerlidir. Burada vücut direnci için en düşük değer olarak 1000ohm kabul edilmiştir.
İşletme Topraklaması Elektrik tesislerinde işletme akım devresine ait bir noktanın topraklanmasına işletme topraklaması denir:cihazların ve tesislerin normal işletmeleri için bu topraklama gerekir. İşletme topraklaması iki cinstir. Direkt Topraklama
Bu durumda topraklama üzerinde topraklama empedansından başka hiç bir direnç bulunmaz. Mesela şebekenin yıldız noktasının direkt topraklanması , bu cins topraklamadır.
Endirekt Topraklama
Bu durumda topraklama , ilave bir ohmik , endüktif ve kapasitif direnç üzerinden yapılır. İşletme topraklaması , işletme akım devresinin toprağa karşı potansiyelinin belirli bir değerde bulundurulmasını sağlar.
Koruma topraklaması üzerinden yalnız bir hata halinde bir akım geçtiği halde , işletme topraklaması üzerinden arızasız durumda dahi bir akım geçebilir.Hem alçak gerilim ve hem de yüksek derilim tesislerinde yıldız noktasının topraklaması , bir işletme topraklanmasıdır. İşletme topraklaması , fonksiyon bakımından koruma topraklaması ile yakından ilgilidir. Mesela bir fazlı toprak temasında hata akımı , devresini işletme topraklaması üzerinden tamamlayarak arıza , bir fazlı kısa devreye dönüşmektedir. Alçak gerilim tesislerini besleyen akım kaynaklarının yıldız noktaları genellikle bir İşletme topraklaması üzerinden topraklanır. Bunun toplam direncinin Ro küçük veya =2ohm olması arzu edilir.Zira bir faz toprak kısa devresinde Ro direnci üzerinden koruma hattının ve buna bağlı cisimlerin toprağa karşı gerilimi yükselir.Topraklama ve yıldırımdan korunmak için alınan önlemler genel olarak TV verici ve aktarıcı istasyonlarının tesisi sırasında ikinci derece de önemsenen hususlar içinde yer alır. Ancak, istasyonların bulunduğu coğrafik koşullar ve enerji şartları nedeniyle topraklama hatasından ve yıldırımdan meydana gelen etkiler milyarlarca değerindeki tesis ve cihazlara büyük zararlar verir. Yaptığı tahribatın büyüklüğü ile doğru orantılı uzun süreli yayın kesintilerine maruz kalınır.
Yıldırım Topraklaması
Elektrik tesislerinde yıldırıma karşı korumak için , parafudurların topraklama uçları ile açık hava tesislerinde yıldırımın düşmesi ihtimali olan bütün madeni kısımlar,mesela hava hatlarının koruma iletkenleri ,madeni veya beton direkler özel bir topraklayıcı üzerinden topraklanır:buna yıldırım topraklaması adı verilir.Yıldırım topraklaması da bir nevi koruma topraklamasıdır ve onun için iki topraklama biri birine bağlanır.Yıldırım topraklamasının amacı ,her elektrik tesislerine düşen bir yıldırım düşmesinin sebep olduğu aşırı gerilim gerilim dalgasının isletme araçlarına zarar vermeden toprağa iletilmesi ve hem de binalara düşen yıldırımın,insan hayatına zarar vermeden ve bir yangına sebep olmadan toprağa atılarak zararsız hale getirilmesidir.
Tarih boyunca yıldırımdan anlaşıldığı kadarıyla, yıldırımdan korunma sistemleri de o oranda gelişmiştir. Yıldırım üzerine ilk teoriler 17. Yüzyılda tespit edilmeye başlanmıştır. Descartes adındaki bilim adamı bulutların çarpışmasından sıkışan havanın ışık ve ısı etkisi meydana getirdiğini ve ısının gürültüye neden olduğunu söyleyerek yıldırımla ilgili ilk teoriyi ortaya atmıştır. 18. Yüzyılın ortalarında Rahip Nollet Denel fizik dersleri adlı kitabında elektrikle yıldırımın ilgisini anlatmıştır. Bu tarihten sonra fizikçi Jallbert, yıldırım olayı ile sivri uçların ilgisini dile getirmiştir. Yine aynı yıllarda Romans, yıldırım olayının bir elektriksel olay olduğunu söyleyerek yıldırım olayında elektrikten bahsediyordu.Franklın 1725 yılında balon deneyi yaparak bulutların elektrik yüklü olduğunu ispatlamıştır. Daha sonra yıldırım konusundaki gelişmeler 1929 yılında İngiliz doktor Simson ve Fransız Mathias tarafından yapılan açıklamalarla devam etmiştir. Yıldırımın meydana gelişimi yapılan gözlemler ve incelemeler sonunda dört şekilde olduğunu ortaya koymaktadır. (-) inişli (-) çıkışlı (+) inişli (+) çıkışlı Bunlardan en fazla görüleni (-) inişli olanıdır.
Yıldırım, bulut ile yer arasındaki elektrik yüklerinin hızlı deşarj olma olayıdır. Havada asılı bulunan elektrik yüklü bulutlarda hava iyi bir iletken olmadığı için yaklaşık 10 milyon voltluk gerilim oluşturur. Bu bulutların şarj olması anında fırtına bulutunun tabanı yere yakın olan kısmı negatif yükle yüklenir. Bu arada yer pozitif yükle yüklenir. Bazı durumlarda bunun terside mümkündür. Sonuç olarak yüklenme işlemi bulut boyutunda yerde de oluşur. Fırtınanın artmasıyla bulutlardaki negatif ve yerdeki pozitif yük ayrışması devam eder. Fırtına şiddetlendikçe bulutla yer arasında bulunan yalıtkan hava iletken hale geçmeye başlar ve bulutla yer arasındaki potansiyel farkı da arttıkça havayı delmesi kolaylaşır. Havanın delinmesiyle buluttaki yüksek voltaj toprağa deşarj olur. Bu deşarjlarda 2000 ile 200 000 amper arası akım akmaktadır. Atmosferik olaylarda bulutla bulut arasında voltaj boşalmasına şimşek, bulutla yer arasındaki voltaj boşalmasına yıldırım denilir. Yıldırımın oluşması, bir bulutun alt kısmındaki enerjinin yeterli seviyeye geldiği zaman (10kv/cm2) toprağa doğru bir elektron demeti olarak harekete geçmesidir. Birinci demet 10 ile 50 metrelik mesafeyi 60 – 50 000 km/sn arasındaki hızla kat eder. 30 ile 100 mikron saniye süren bir aradan sonra ikinci bir deşarj birinci deşarjın yolunu izler ve birinciden 30 ile 50 metre arası daha ileri gider. Daha sonra üçüncü deşarj ardından dördüncü deşarj meydana gelir. Her bir deşarj öncekinden 30 ile 50 metre ileri giderek şimşeğin ucunun yeryüzüne yaklaşmasını sağlar. Bu arada yeryüzü ile bulut arasındaki potansiyel farkı gittikçe artar ve havanın delinmesi sonunda yeryüzünde bulunana sivri bir uç, bina, ağaç veya kule gibi bir noktaya pozitif yüklü bir demet deşarj olur ve bunun boyu 150 metreyi geçebilir. Bu deşarj esnasında 200 000 Ampere kadar çıkan akım 100 milyon voltluk bir gerilim ile toprağa akar. Bu akıma deşarj akımı denilir. Bu akım saniyenin milyonda biri mertebesinde aralıklarla art arda gerçekleşmesiyle tamamlanır. Elektrostatik yük; Elektrik yüklü bulutun altında kalan yer yüzünün üstündeki tüm teçhizatlar elektrostatik alana maruz kalırlar. Bu elektrostatik alan yer küreden yüksekliğe bağlı olarak değişmektedir. Örneğin topraktan 10 m yükseklikte bulunan EN Hattı fırtına sırasında toprağa göre 100 ile 300 KV arası fazla gerilime sahip olur. Deşarj esnasında bu yükün toprağa akması gerekmektedir. Toprak akımı; Yıldırımın hemen ardından yıldırım akımı sonucu toprak akımları oluşur. Bulutun kapsadığı toprak alanından yıldırımın düştüğü noktaya doğru akım akamaya başlar. Bu bölgede bulunan herhangi bir iletken bu akım için topraktan daha kolay iletim sağladığından akım bu iletkenden geçmeye başlar ve bu akıma toprak akımı denilir. Bu boşalma işlemi çok hızlı olduğundan (20 mikro saniye) bu metaller üzerinde indüklenen gerilimler çok yüksek olmaktadır.
Topraklama Sisteminin Önemi
Topraklamanın görevini yapabilmesi için cihazın gövdesinden toprağa kadar olan elektriksel direncin yeterince düşük olması gerekir. Topraklama iletkenlerinin direnci önemli bir direnç oluşturmaz. Asıl önemli direnç, toprak içinde gömülü bulunan topraklama iletkenlerinden toprağa geçiş direncidir. Toprağa geçiş direncini azaltabilmek için topraklama elektrodları derine gömülür uzun tutulur ve iletkenliği daha fazla olan toprak bulunmaya çalışılır. Örnek olarak toprak altında ıslaklığın başladığı noktaya elektrodlar gömülür. Dünyanın kendisinin direnci pratikte sıfır kabul edilebildiği için dünyanın kendisi bir iletken görevi görür ve devreyi tamamlar.
6 Nisan 2010 Salı
Hidrolik pres incelemesi
Adım Koza firmasına ait 25 ton kapasiteli çift hızlı hidrolik press'i inceliyoruz.
4 Nisan 2010 Pazar
Kaliteli Lehim Teli Nasıl Olmalı
KURTEL LEHİM TELİ T.S 677 EN 9453 standartlarına uygun kalay,kurşun,gümüş,bakır,antimon metallerinin karışımlarından oluşturulmuş alaşımlarda 0,46mm-5mm çap aralığında pastalı ve pastasız lehim teller,Dalga lehim makine potalarında kullanılan lehim barlar daldırma lehim potalarında kullanılan lehim çubuklar ,vitrayda kullanılan kurşun profiller ve kurşun tel üretimi yapmaktadır. Firmamız lehim teli, pota lehimi kullanım proseslerinde ihtiyaç duyulan tüm yardımcı lehimleme malzemelerinin(flux, tiner, krem lehim, chipbonder, lehim maskesi, temizleyici spreyler, temizlik ruloları...) sektöründe uzman ve lider firmaların bayiliklerini alarak müşterilerimizin tüm lehimleme proses ihtiyaçlarını komple set halinde karşılayabilmektedir.
Plati - Platy
Kısa zamanda resimlerini yayınlarım, yanlız bu seferkiler sanki biraz küçük.
3 Nisan 2010 Cumartesi
Termik Santral Nedir ve Termik Santral Nasıl Çalışır
Duman kazan çıkışında büyük oranda ısı yitirir ve elektro filtreden sonra havaya verilir; Böylece yanma olayı gerçekleşir. Kömürle çalışan santrallerde dumanın daha sonra elektrostatik düzenekler yardımıyla tozu alınır ve bacadan dışarı atılır. Bu arada türbinde yaratılan mekanik enerji bir alternatöre iletilir ve burada elektrik enerjisine dönüştürülür. Türbo-alternatör gurubunun uzunluğu 600 megawat bir güç için bazen 50mşar; verilen elektrik akımıysa 20 000 voltluk bir gerilim altında 19 200 ampere ulaşır. Modern bir termik santralın verimi %40 dolayındadır.
Termik santralın bilançosu incelendiğinde, üretilen bir kilowatt için 4000 kilojoulean fazla bir enerjinin soğutma suyuna harcandığı anlaşılmıştır. Su bir akarsudan alınırsa, bu suyun günümüzde en çok 7-10 arasında ısıtılmasına izin verilmektedir; bu da büyük bir debi gerektirir. Sözgelimi, 600 megawattlık bir enerji grubunda soğutma için saniyede 22 metreküp su gerekir. Bu nedenlerden ötürü, büyük santraller ancak büyük akarsuların üzerinde ya da deniz kıyısında kurulur. Bununla birlikte, termik santrallerin yol açtığı ısı artışı, su bitkileri ve hayvanları için ciddi sorunlar yaratır. Suyun az, santrallerin çok sayıda bulunduğu bölgelerde, genellikle hiperbol biçiminde büyük kulelerden oluşan havalı (atmosferik) soğutma sistemlerinden yararlanılır.
Termik santrallerde kullanılan yakıtlar mazot, gaz ve kömürdür. Mazot içi gerekli olan tesisler basit tesislerdir; mazot 30000-40000mküp hacimli, silindir biçiminde metalik depolarda saklanır. Depolardan alınıp ısıtılan mazot püskürtülerek brülörlere aktarılır. Gaz kullanımı için gerekli olan donanımlar çok az sayıdadır; Gaz brülörlere gönderilmeden önce yalnızca genişletilir, filtreden geçirilir ve ısıtılır.
Termik santrallerde kömür kullanımı; için gerekli olan tesisler gaz ya da mazota oranla çok daha önemli ve büyüktür. Burada özellikle kömürün demiryolu, akarsu ya da deniz yoluyla santrale getirilmesi, boşaltılması, depolanması, santral alanı içinde dolaştırılması ve kazana verilmesi için gerekli tesisler yapılmalıdır. Kömür önce toz haline getirildikten sonra, önceden mazotla 500 kadar ısıtılmış olan yanma odalarının brülörlerine kuvvetli bir hava akımıyla gönderilir. Bu odaların birkaç yüz m küp bulan bir hacmi ve birkaç bin m kare büyüklüğünde bir ısıtma alanı vardır. Büyük bir termik santralin kömür tüketimi günde 5000 aşar.
Termik santral, kapalı devre halinde dolaşan suyu buharlaştıran bir kazan ve bir türboalternatör (bir türbinle harekete geçirilen alternatör) grubu içine girer. Bu tür klasik santrallerde buhar, kömür, fuel-oil ve nadiren doğalgaz veya yüksek fırın gazı yakılarak üretilir.
Termik santralleri büyük debili akarsu yakınında veya deniz kıyısına kurmak gerekiyor; böylece santralde üretilen ısının yarısını boşaltan kondansenin suyla beslenmesi sağlanır. Sıcak su ırmağa doğrudan boşaltıldığı gibi (açık devre soğutma) büyük soğutma kulelerine yollanabilir; burada havayla temas ederek kısmen buharlaştıktan sonra kondanseye basılır (kapalı devre soğutma). Bu son çözüm daha pahalıdır, ama su alma işlemini ve ırmak sularının ısınmasına bağlı çevre sorunlarını azaltma olanağı sağlar.
Malzemelerin üretim maliyeti sınırlamak ve işletimi kolaylaştırmak için santraller standart ve özerk üretim birimleri halinde gerçekleştirilir. Her ünitede bir buhar kazanı, bir buhar üretici, bir türboalternatör grubu ve iletişim şebekesine bağlı, gerilim yükseltici bir trafo (transformatör) bulunur.
Daha mütevazi güçteki termik santraller, su buharı çevriminden geçmeden elektrik üretir. Bunlar uçak motorlarının çalışma ilkesine dayanan gaz türbinleridir ve doğrudan doğruya bir alternatörü veya elektrojen dizel gruplarını çalıştırır. Bu türbinler belirli zamanlarında devreye sokulmak üzere tasarlanmıştır ve güçleri 100 MW geçmez; ama oldukça basit olmaları (görece küçük boyut, su buhar devresinin olmaması, havayla soğutma nedeniyle birkaç dakikada devreye alınabilirler. Bu termik tesisler pratik olarak her yerde kurulabilir.
Elektrik santralleri, başka enerji biçimler (termik, nükleer, hidrolik, jeotermal, güneş, rüzgar, gelgit v.b) elektrik enerjisine dönüştürmek amacıyla bir araya getirilmiş donanımlardan oluşan işletmelerdir. Çağımızda büyük güçlü sınai donanımların çoğunluğu, hidrolik ve termik (klasik ve nükleer) santrallerden meydana gelmektedir. Türü ne olursa olsun, her elektrik santralı, temel olarak bir enerji kaynağı, hareketlendirici bir aygıt, bir alternatör ve bir dönüştürme istasyonundan meydan gelir. Dönüştürme istasyonu, alternatörün ürettiği gerilimi, genel ulusal veya uluslar arası interkonnekte şebekenin beslenme hatları için uygun bir değere yükselir.
Ülkemizin enerji gereksiniminin önemli bir bölümünü karşılayan ve Türkiye Elektrik Üretim A.Ş.(EÜAŞ) tarafından işleten termik santraller, fuel-oil, taşkömürü linyit, motorin, jeotermal ve doğal gaz türde enerji kaynağı kullanmakta olup sayıları 30 aşmaktadır.
Balıklarım Öldü..
1 Nisan 2010 Perşembe
UTP KABLO - RJ45 Soket Bağlantısı
UTP kablonun ucuna taktığımız RJ-45 jak üzerindeki pinler jakın pinleri size bakacak şekilde tutulduğunda soldan sağa 1'den 8'e kadar sıralı kabul edilir.
Kablo bağlantı standartları
Kablo uçlarını yaparken uymanız gereken, daha doğruyu uyarsanız sizin ve sizden sonra ağa müdahale edecek kişinin işini kolaylaştıracak standartlar vardır. Bu standarda uygun yaptığınız kablo veri kanallarının aynı tel çiftini kullanması kuralına uygun olacaktır.
EIA/TIA isimli kuruluş "EIA/TIA -568-A 'Commercial Building Wiring Standard' " isimli kablolama ile ilgili standartları belirlemiştir. Tüm dünyada üreticiler ve teknisyenler bu standartları takip ederler.
"EIA/TIA -568-A" standardı içinde kablo uçlarını yaparken kullanabileceğiniz elektriksel olarak birbirinin tamamen aynısı iki şema önerilmiştir. T568A şeması ve T568B şeması.
6 Mart 2010 Cumartesi
DC Servo Motorlar
1- Bir elektrik yükselteçten.
2- A.C. akımın doyumlu reaktörden geçirilmesinden.
3- A.C. akımın tristörden geçirilmesinden.
4- Amplidin, retotrol, regüleks gibi dönel yükselteçlerden elde edilir.
D.C. servo motorlar çok küçük güçlerden çok büyük güçlere kadar imal edilirler(0,05 Hp den 1000 Hp ye kadar). Bu motorlar klasik D.C. motorlar gibi imal edilirler. Bu motorlar küçük yapılıdır ve endüvileri (yükseklik . uzunluk / Çap oranıyla) kutup atalet momentini minimum yapacak şekilde tasarlanırlar. Küçük çaplı ve genellikle içerisinde kompanzasyon sargısı olan, kuvvetli manyetik alanı boyu uzun doğru akım motorlarına da servo motor denir. D.C. servi motor çalışma prensibi açısından aslında, Statoru Daimi Mıknatıs bir D.C. motordur. Manyetik alan ile içinden akım geçirilen iletkenler arasındaki etkileşim nedeniyle bir döndürme momenti meydana gelir. Bu döndürme momenti manyetik alan vektörü ile sargı akım vektörü arasındaki açı 90° olduğunda maksimum değerin alır. Bir D.C. sevromotorda fırçaların konumları, her iki dönüş yönü için de döndürme momenti açısının 90° olmasını sağlayacak şekilde belirlenmiştir. Kolektör segmentlerinin fazla olması neticesinde momentin sıfır bir noktada rotorun hareketsiz kalması engellenmiş olur.
Sanayide kullanılan çeşitli doğru akım motorları vardır. Servo sistemlerde kullanılan doğru akım motorlarına ise D.C. servomotorlar adı verilir. D.C. servomotorlarda rotor eylemsizlik momenti çok küçüktür. Bu sebepten piyasada çıkış momentinin eylemsizlik momentine oranı çok büyük olan motorlar bulunur.
Bazı D.C. Servomotorların çok küçük zaman sabitleri vardır. Düşük güçlü D.C. servomotorlar piyasada genellikle bilgisayar kontrollü cihazlarda (disket sürücüler, teyp sürücüleri, yazıcılar, kelime işlemciler, tarayıcılar vs.) kullanılırlar. Orta ve büyük güçlü servomotorlar ise sanayide genellikle robot sistemleri ile sayısal denetimli hassas diş açma tezgâhlarında kullanılır. D.C. motorlarda alan sargıları rotor sargılarına seri veya paralel bağlanır. Endüvi sargılarından bağımsız olarak uyartılan alan sargılarının akısı Endüvi sargılarından geçen akımın fonksiyonu değildir. Bazı D.C. motorlarda manyetik akı sabittir. Uyarma sargıları endüviden bağımsız olan veya sabit mıknatısla uyartılan motorlarda hız kontrolü endüvi gerilimi ile yapılabilir. Bu tip kontrol yöntemine endüvi kontrol yöntemi denir.
Uyarma sargılarının yarattığı akı ile yapılan denetlemede ise endüvi akımı sabit tutulur. Statorda bulunan uyartım sargılarının yarattığı akının kontrolü ile hız ayarlanır. Bu tip motorlara alan kontrollü motorlar denir. Fakat rotor sargılarından geçen akımın sabit tutulabilmesi ciddi bir problemdir. Zira rotor akımı yükün ve kaynağın birer fonksiyonudur.
Endüvi kontrollü motorlara göre alan kontrollü motorların alan sabitleri daha büyüktür. Büyük aralıklarda değişen hız ayarlarında rotor geriliminin değiştirilmesi; buna karşılık küçük aralıklarda hassas hız ayarı gereken yerlerde ise alan sargılarının yaratmış olduğu manyetik akı hız kontrolü yöntemi tercih edilir.
D.C. servomotorlar genellikle “elektronik hareketli denetleyiciler ” adı verilen servo sürücüler ile kontrol edilirler. Servo sürücüler servomotorun hareketini kontrol ederler. Kontrol edilen büyüklükler çoğu zaman noktadan noktaya konum kontrolü, hız kontrolü ve ivme programlamasıdır. PWM tekniği adı verilen darbe genişlik modülasyonu genellikle robot kontrol sistemlerinde, sayısal kontrol sistemlerinde ve diğer konum denetleyicilerinde kullanılırlar.
DC Servomotor ve AC Servomotorun karşılaştırılması
Fırçasız servomotorlar D.C. servomotorların bakım gereksinimlerini ortadan kaldırmak amacıyla getirilmiştir. Modern servo sistemlerde kullanılan fırçasız servomotorların en önemli üstünlüğü fırça ve komütatör elemanlarının bulunmasıdır. Bu nedenle fırçaların bakımı diye bir olaydan bahsedilemez ve fırçalardan birçok problem önlenmiş olur.
Kolektörlü D.C. servomotorlarda oluşan problemler bazen çok açık bir şekilde belli olmaz. Bazen fırçalarda olan kirlenme bile problem oluşturabilir. Fırçaların performansı ve ömrü atmosferlik şartlarla bile değiştiğinden dolayı değişik ortam koşullarında değişik yapılı fırçalar kullanılabilmektedir. Fırçasız servomotorlarda verim, eş ölçüdeki bir D.C. servomotora oranla daha yüksektir ve fırçaların sürtünme etkisi olmadığından dolayı sürtünme kuvveti verime katkıda bulunur.
Kolektör ve fırça aksamının yokluğu motor boyunu düşürür. Bu sadece motor hacmini düşürmekle kalmaz rotor destek rulmanları arasındaki mesafe ve rotor boyunun kısalması dolayısıyla rotorun yanal rijitliği de arttırılmış olmaktadır. Bu özellik hız/eylemsizlik oranına gereksinim duyulan uygulamalarda önemlidir.
Fırçasız konfigürasyonda sarımların sabit stator içine sarılması sebebi ile ısı yalıtımı için daha fazla en kesit alanı sağlanabilmekte ve sargılarda oluşabilmek ısı artışı algılama elemanları vasıtasıyla kolayca algılanabilmektedir.
Modern servo sistemlerde pozisyon sinyalinin belirlenmesi amacı ile bir kodlayıcı (encoder) veya resolver kullanılır. Kodlayıcı ve motorun tek bir ana iskelet üzerinde toplanması ile sistem daha kompakt bir yapıda olmaktadır. Bu motor yapısında manyetik akıyı üretmek için gerekli olan mıknatıs rotora monte edildiğinden dolayı döner-alan tipli motor yapısındadır. Senkron motor tipli fırçasız servomotorların yapıları doğru akım servomotorlarından farklı olması nedeniyle bu tipteki servomotorlar fırçasız D.C. servomotor olarak adlandırılır.
D.C. servomotorlardaki kolektörün aksine Fırçasız D.C. servomotorlar akımı yarıiletken güç elektroniği elemanları ile doğrulturlar. Diğer yönden rotor manyetik alanının kodlayıcı vasıtası ile algılanıp, algılanan bu pozisyona uygun düşecek şekilde stator sarımlarına üç fazlı alternatif akım akım verilmesi dolayısı ile kalıcı mıknatıslı senkron motor tipindeki fıçasız servomotorlar aynı zamanda A.C. servomotorlar olarak da adlandırılır. Fırçasız servomotorlarda rotor manyetik alanı ile statora verilen akımlar dikey şekilde kontrol edildiği taktirde D.C. servomotorlarla aynı olan hız-moment karakteristikleri elde edilir.
Servomotorlar kullanımları gereği çok sık şekilde ivmelenme ve yavaşlama işlemlerine maruz kaldıklarından dolayı, maksimum moment değeri anma momentlerinin katlarca fazlası olmalıdır. D.C. servomotorlarda anma momentlerinin aşılması durumunda komütatör aksamında kıvılcımlaşma olayı meydana gelir. Aynı şekilde hız arttıkça moment değeri de çok hızlı bir şekilde düşer.
www.bilgiustam.com adresinden alıntıdır.